Tüm moda tarihi boyunca en bayıldığın koleksiyonları say deseler, hiç düşünmeden 1995 yılında Tom Ford‘un Gucci için hazırladığı koleksiyonu en... Devamını Oku
En Eski
90s
Great Expectations‘a bayılırım, taparım. Pek belli etmesem de. Sahi yahu, ben nasıl oldu da o filmi yazmadım? Her neyse gittim... Devamını Oku
Yıllar sonra gelen edit: Bu yazıyı kaç yaşındayken yazmıştım bilmiyorum ancak ben büyüdüm, bu adam GNR reunion’ı için ikna oldu.... Devamını Oku
INXS çok severim. Seveni de çok severim. Sahne karizması ve “Rockstar Olmanın Kuralları 101” kitabı denildğinde akla gelen ilk gruplardandırlar,... Devamını Oku
Hayatımı bir Gunsnroses’olog olarak geçirdiğim günlerden bugüne dönüp baktığımda; zamanında daha çok “fangirl” duygularıyla Axl Rose‘a deli gibi hayran olmama... Devamını Oku
Burada, bu blogda oturup da doğumgünü için methiyeler düzeceğim 2 adam var. Sıralı 2 adam. 2. sıradakini yine bu ay... Devamını Oku
Romantizm anlayışımın; Nutella yemeyi kutsallaştıran, sürekli hayatı sorgulayıp Nirvana dinleyen kızlardan bayağı farklı olduğunu kabul edebilirim. Hem de bayağı farklı... Devamını Oku
Bazı albümler vardır, başucu albümünüz olmaya sadece işitsel olarak hak kazanmazlar. Görsellik de dahil olmak üzere sizi her anlamda, tüm... Devamını Oku
*Başlıkta geçen The Red Shoes, harikulade bir filmdir. benim gibi tüm kırmızı sevenlerin sevmesi, ilham denizlerini taşırması kaçınılmazdır. Yine hiç... Devamını Oku
Alice In Chains, bir Seattle ve Grunge’sever olarak tabii ki her zaman listemin tepe noktalarında yer alır ama… Ama işte... Devamını Oku
Klasik romantizm anlayışından benim gibi hoşlanmıyorsanız, tam kafanızdaki ideal çifti bulduğunuzda o filme bağlanmamanız imkansız. İşte o salya sümük sıkıcı... Devamını Oku
Uzun süredir tembellik yapmakla meşguldüm, kabul ediyorum. Hele ki bu yazının bu zamana sarkmaması gerekiyordu. Ama belki de hala yola... Devamını Oku