Nihayet yılın en beklenen anı geldi. (Yani en azından benim beklediğim. 364 gün yılbaşı için yaşıyorum ben.) Süsler, Jingle Bells’ler,... Devamını Oku
En Eski
grunge
Silverchair, 90’lı yıllarda Avustralya’dan çıkıp geldiklerinde ve gelir gelmez grunge akımını da arkalarına alıp daha bebek sayılacak yaşlarda ardı ardına... Devamını Oku
Blogu düzenli okuyanlar bilirler Reignwolf, en en en en bi’ son favorim. Bu çocuk patlayacak/parlayacaktır; çok yakındır ama bakalım ne... Devamını Oku
Burada, bu blogda oturup da doğumgünü için methiyeler düzeceğim 2 adam var. Sıralı 2 adam. 2. sıradakini yine bu ay... Devamını Oku
Stone Temple Pilots, sırf Scott Weiland önyargım yüzünden geç tanışıp sevdiğim bir grup. Halbuki 90’ların en şahsına münhasır gruplarından biri.... Devamını Oku
Tüm moda tarihi boyunca en bayıldığın koleksiyonları say deseler, hiç düşünmeden 1995 yılında Tom Ford‘un Gucci için hazırladığı koleksiyonu en... Devamını Oku
*Başlıkta geçen The Red Shoes, harikulade bir filmdir. benim gibi tüm kırmızı sevenlerin sevmesi, ilham denizlerini taşırması kaçınılmazdır. Yine hiç... Devamını Oku
Alice In Chains, bir Seattle ve Grunge’sever olarak tabii ki her zaman listemin tepe noktalarında yer alır ama… Ama işte... Devamını Oku
Durup dururken, halihazırda gelecekte bir konseri olmadığı halde neden Garbage‘ı yazmaya, incelemeye karar verdim ben de bilmiyorum. (Bence konser hissi... Devamını Oku
Malum son zamanlarda yerimde duramıyorum, şu sıralar da dış giyim ürünleri üretmeye başladım. Bildiğiniz trençkot, anorak falan hem de; evet!... Devamını Oku
Hafta sonu için planlarım arasında Kurt Cobain: Montage of Heck belgeselini izlemek var. E malum, gayet fazlasıyla bulundurduğum grunge damarım daha... Devamını Oku
Kendimi bildim bileli transparan ürünlerin hastasıyım. (Tabii ki ucuz görünen şeylerden bahsetmiyorum.) Slip dress hastalığımdan ise pek ayrıntılı şekilde bahsetmiştim.... Devamını Oku