Bu kez günün performansında bu Nine Inch Nails performansını paylaşmamın nedeni kesinlikle sadece biricik Trent Reznor’ın doğumgününü kutlamak değil. Aynı... Devamını Oku
Rastgele
Günün Performansı
Depeche Mode çok özel bir gruptur tabii ki yeri tartışılamaz ancak benim için gerçekten çok çok özel bir grup, başta... Devamını Oku
Stone Temple Pilots, sırf Scott Weiland önyargım yüzünden geç tanışıp sevdiğim bir grup. Halbuki 90’ların en şahsına münhasır gruplarından biri.... Devamını Oku
Bazı şeyler benim için tartışmaya açık değildir. Bilmiyorum belki de yazıya direkt bu şekilde başlamam yeterince irrite edici olmuştur, ama... Devamını Oku
*Coachella‘nın finla haftasında gerçekleşen bu konser, aynı zamanda ilk ayağına İstanbul’da tanık olduğumuz Lazaretto konserinin finali olma özelliğini taşıyor. Ben... Devamını Oku
Silverchair, 90’lı yıllarda Avustralya’dan çıkıp geldiklerinde ve gelir gelmez grunge akımını da arkalarına alıp daha bebek sayılacak yaşlarda ardı ardına... Devamını Oku
Bu blogda sık sık gördüğünüz belli başlı isimlerdendir The Kills. Artık alıştınız tabii, minnoşlarım, mentorlarım benim onlar; ben de o... Devamını Oku
Hava sıcak, hem de çok sıcak. Ama ben bundan asla şikayetçi değilim; yüksek sıcaklığı her zaman soğuğa tercih ederim. Bir... Devamını Oku
Malumunuz son zamanlar pek bir heyecanlı geçiyor yeni albüm bekleme açısından. Chris (ciğim) Cornell‘in yeni albümü Higher Truth‘u beklemek bir... Devamını Oku
Yahu bence The Kills, kapalı ve ufak mekanlarda, seyirciyle içiçe, kan,ter ve gözyaşının birbirine karıştığı ortamların ac gitar tonlu grubu.... Devamını Oku
Son zamanlarda keyfim pek bir yerinde. Son zamanlarda dediğim son bir haftadır. Heyecan, korku, ikilem gibi pek çok duyguyu karışım ... Devamını Oku
Bush belki de 90’lı yılların ikinci yarısına dair en güzel şeylerden biriydi. Totalde alternatif olarak kategorilendirilseler de, bayağı bayağı grunge... Devamını Oku